{ "title": "Kimyasal Gebelik", "image": "https://www.gebelikbelirtileri.gen.tr/images/kimyasal-gebelik.jpg", "date": "20.01.2024 08:37:59", "author": "esin veske", "article": [ { "article": "
Kimyasal gebelik nedir, Genel itibariyle kimyasal gebelik, normal hamilelik olmadan döllenen yumurtanın, daha sağlıklı olması için embriyonun gelişme göstermeden devam etmesi ve yalnızca laboratuvar tetkikleri ile hamilelik testleri yardımı ile tespit edilme vakasıdır. Daha çok hamilelik testlerin de detaylandırılan hamilelik hormonunun BHCG normalden fazla çıkması halinde (+) olur. Bu olay da çok sağlıklı bir hamilelik beklenmez. Bu nedenle anne rahminin içine yerleşemeyerek, düşük meydana gelir. Kimyasal gebelik hali, oldukça fazla karşılaşılan bir olaydır. Kimyasal hamilelik yaşayan birçok gebe, bu durumun farkında bile olmayabilirler.

Dış gebelik ile kimyasal gebelik aynı şey midir?

Bazı zamanlar dış hamilelik ve kimyasal hamilelik birbiri ile aynı görülebilir. Fakat iki durum birbirinden farklıdır, Kimyasal hamilelikte, kanda bulunan HCG oranı hızlı bir şekilde düşer ve vücut kendisi düşüş işlemine geçerken, kimyasal hamilelik hemen dikkat edilmesi gereken fazlası ile riskli bir haldir. Kimyasal hamilelikler, genellikle klinik olarak teşhis edilebilecek seviyeye gelmeden, kendi kendine düşüş gerçekleşir. Kadınlar genellikle hamile kaldıklarını anlamadan, farkında olamazlar. Adet gecikmesinin ardından yapılan hamilelik testleri ile kimyasal gebelik tam olarak anlaşılmaz. Fakat az önce de bahsettiğimiz gibi, kimyasal hamileliklerin büyük bir çoğunluğu, âdet kanaması ile sona erer. Kısaca birçok bayan, böyle bir durumun farkına bile varmadan, hamilelik başlar ve biter. Bu nedenden dolayı da kimyasal hamilelik sessiz düşük olarak bilinmektedir. Yapılan testler ile hamilelik anlaşılırsa, genellikle dış gebelik şüphesi de olabilmektedir.

Kimyasal Hamilelik Nasıl teşhis edilir?

Anne olmak isteyen bayanlarda hamileliğin devam etmesi ile ortaya çıkan bu HCG değerinin hem kan da hem de idrarda değerleri yükselmektedir. Fakat idrarda bu hormonun tespit edilebimesi için, mutlaka kan seviyelerinin fazla olması gerekmektedir. Bu durum idrara da yansır teşhis edilebilecek seviyeye ulaştıktan sonra, kadının beklemiş olduğu âdet kanamaları da zamanını geçirir. Kanda yer alan HCG düzeyi de daha çok bin ile bin beş yüz IU/ml gelmesinden sonra ulaşacak vajinal ultrasonografi ile de hamilelik kesesi kolay bir şekilde fark edilebilmektedir. Bu duruma geldiği zaman, hamilelik genellikle “klinik hamilelik “olarak duyulmaktadır. Fakat bazı durumlar da ise kadında adet gecikme durumu görülmeden, rastlantı veya erken gebelikten şüphelenilmesi halinde, adetin bir veya iki gün gecikmesi durumunda gerçekleştirilen hamilelik testinin sonuçlarında, HCG düzeyin de yükselme görülebilir.

Kimyasal gebeliğin tedavisi nasıl yapılır?

Beta-hcg zaman ile normal bir şekilde minimuma, herhangi bir tedavi veya kürtaja gerek kalmaz. Beta-hcg kan değerinin düşmesinin kontrol altına alınması ve düzenli bir şekilde hekim tarafından kontrol edilmelidir. Değerlerde düşüşün olmaması durumunda, dış gebelik veya başka bir patoloji olmaması durumunda, kontrol altına alınması gerekir.

Hamileliği sonlandırmak gerekir mi?

Kimyasal hamilelik, sağlıklı bir embriyo gelişimi oluşmadığında dolayı, vücudun kendi kendine hamileliği bitirmesidir. Hekimler tarafından sağlıklı bir durum olduğu kabul edilmektedir. Kimyasal gebelik sonrasında, kadınlar tekrar hamile olabilirler ve tekrar hamile olma şansları da oldukça fazladır. Hamileliğin yeniden oluşması durumunda, tekrar kimyasal gebelik yaşanacak diye bir kural bulunmamaktadır. Kimyasal hamilelik, daha çok laboratuvar kliniklerinde gerçekleştirilen kan testleri ile anlaşılabilmektedir. Oldukça fazla görülen bir durum olduğu durumlarda, kadınların büyük bir kısmı bu durumu fark etmemektedir.
" } ] }